Bilgi Yarışmalarının Hayatımızdaki Önemi Nedir?

Günümüzde belli bir müfredatın dışına çıkmayan eğitim ortamları çok tartışılır hale geldi. Araştıran, sorgulayan, düşünen,üretmeye çalışan ve üreten bir nesle ihtiyaç duyan dünyamız yeni eğitim modellerinin ortaya çıkmasına olanak sağlıyor.

 

Bu geleneksel eğitimci portresinin karakteristik özelliklerinden birisi, öğrenme ve öğretme sürecinde öğreticilerin müfredatı yetiştirme endişesidir. Bu endişeye kapı aralayan bakış açısı, belki de öğretimden eğitime geçilemeyişin temel sebebidir. Ezberci öğretimden işlevsel öğrenmeye geçmeyi engelleyen, zorlayan temel anlayış da bu olsa gerek. Bu bir alışılagelen öğretim anlayışı, öğrencilere mevcut bilgileri ezberletmekten, ezberlemeye zorlamaktan ve hazırcılıktan öte bir şey kazandıramaz. Eğitimde çağdaş dünyanın takip ettiği strateji, yöntem, teknik,kabiliyet ve taktiklerinin uygulanmaya başlaması gerekir. Öğreticiler, ellerindeki müfredatı bir yol haritası olarak görmeleri, bu çizgiyi takip etmeleri ve öğrencilerin edindikleri bilgileri beceriye dönüştürebilmelerinin ortamlarını hazırlama amacı taşımalıdırlar.

 

Bir kolejde yönetim kurulu başkanlığı yapan eğitimci, sosyal aktivitelerin çocuklar için neden hayati önem taşıdığını şu şekilde anlatıyor:
 

• Sosyal etkinlikte görev alan öğrenciler çevresindeki insanlarla sağlam bir iletişim kurabilme yeteneğini kazanırlar. Yanlış anlamalardan doğan iletişim kazalarına uğramazlar.
 

• Özgüveni artan, arttırmayı hedefleyen bireyler sorumluluk almaktan kaçınmazlar. Bu niteliği, özgüveni kazanan bireylerin hayatta başarılı olma konusunda büyük avantajlar elde ettiği, hayata daha benli ve içtenli olarak sarıldığı unutulmamalıdır. Başarı, başarıyı getirir. Öğrencilere değişik sosyal etkinliklerle,projelerle öz güven duygusu ve sorumluluk bilinci kazandıran eğitim kurumları, bireyleri hayata hazırlama konusunda büyük bir işlevi yerine getirmiş olurlar.
 

• Farklı etkinliklerde görev alan öğrencilerin sosyal ve toplumsal olaylara karşı duyarlılıkları artar, çoğu olayın bilincinde olurlar. İyiyi kötüden, yararlıyı zararlıdan ayırarak tepki göstermekten ya da takdir duygularını dile getirmekten geri durmaz, kaçınmazlar.
 

• Sosyal ve iş yaşamda başarılı olmanın en temel şartlarından birisi, içinde bulunduğu ortamda çevresindekilerle, ortamdakilerle uyumlu olmaktır. Kaynaşma, paylaşma ve dayanışma ruhu içerisinde hareket edebilmek, nerede ve nasıl konuşup, nasıl davranacağını bilmek önemli özelliklerdendir. Bu özelliklerin kazanılmasında sosyal etkinliklerin önemi çok büyüktür.
 

• Anlatma ve anlama alanları ve bu alanların üzerine inşa edildiğinde dört temel ayak olan okuma ve dinleme, anlama, konuşma, yazma ve anlatım becerilerinin öğrenme ve öğretme süreci uygulamalarıyla geliştirileceği unutulmamalıdır. Sosyal etkinlikler bu becerileri kazandırılıp geliştirilecek önemli uygulama alanı olarak düşünülmelidir ve uygulanmalıdır.

 

Çocuklarımızı yüzmeden basketbola, eskrimden baleye, senaryo yazarlığından modern dansa, satrançtan girişimciliğe kadar birçok farklı alana yönlendirerek onların sosyal faaliyetlere katılmalarına destek olmalıyız.

 

Bedensel aktiviteleri, bilgi yarışmaları ile desteklemeli ve çocuklarımızın hem bedenen hem zihinen gelişmelerini sağlamalıyız. Genel kültür, sağlık, yaşam, futbol, bilim gibi alanlarda çıkan farklı sorular ile bilmediklerini öğrenme, öğretme amaçlanarak yardımcı olunmalıdır. Bilmemek değil öğrenmemek ayıp uslubü ile öncü bir nefer olarak geçlerimize ve geleceğimize sonuna kadar destek olmak bizlerin,eğitimcilerin ve tüm anne babaların borcudur.

 

Genç ve bilgili nesillere..!